8
Yorum
27
Beğeni
0,0
Puan
1066
Okunma

ne çok inip çıkardık merdivenlerden
başkalarına göre hiç bir yere çıkılmazdı
üstelik dardı iki göz aralığından
ne çok kendimizindi, bizdi, bilmezdi
gözlerinin altına günün karaltısı çökenler
oysa kat üstüne kat eklenirdi acıdan
yıkamakla çıkmazdı hiçlikler
onlar dardı hızlı çıkılan aralıktan
görmezlerdi pencerede açan kaktüsü
yıldızlardan uzak kalmışlardı belki
belki güneş döğmemişti omuzlarını
okumamışlardı ayak altlarında açan şiiri
geçip gitmişlerdi hiç’ liği okumadan
kürklerine sarılanların eteklerinde
ne çok gelip giderdik dikenli, meyveli yollardan
daha çocukken öğrendik şarkılarda özgürlük
en tepesine çıkmaya özenerek ağaçların
en güzel oradan görülürdü güneş ve bulutlar
karşıdaki evlerin umuduyla ıslanırdık
ne zaman sabaha uyansa bir çocuk
çalışırken bulurdu annesini
nereye çıkılırdı merdivenlerden
dar çatıların altındaki gerçek hazineyi
hiçliği yenenler bulurdu
g’özlerindeki gizli cevher için
umuda gebe kalırlardı
güçlükler doğururdu geleceği
biri yakardı lâmbanın fitilini
uzaktan seçilirdi ışığı..
14. 07. 2019 / Nazik Gülünay