Sivereğimin kara
Volkanik bazalt daşı
Viran kalası gibiyem bu ahşam
Diğer renklere küsmüşcesine
Karardı gine ciğerim.
Ahhhh kara sineği
Sefaleti ve cehaletiyle
Birde bol yiğitliğiyle harmanlanmış
Ki
-Bilirem niye-
Tarih öncesinde kalmış
Benim kadim memleketim..
Kengerli bulğur aşı gibi
Beter kohir burnumda hesretin,
Bilesen.!
Hetırlerem;
Camikebirden ordu mehlesine
Bibimlere giderken
Kantırmalı o evden
Yedi mehelleye yayılır dı hep
Tırşık aşının kohusı.
Yetmez gibi
Ona karışır mest ederdi
Kerej dağın pirincinden
Doyasıya yiyemadığımız
Etli pilav..
Yutkunarah geçerdim esmerçayını
Açlığımı unutturırdı bir an,
Toprak damda bağıran çocuh:
"Ever mast, bü pere, bü bulğur,
Ever mast"
Ben de dama çıkıp
Çok bağırdım böyle
(Yoğurt alan, parayla, bulğurla, yoğurt alan)..
Bizim yoksul evde
Bakır kuşhanada pişer di ağbandır
Sarımsak ve tuluğ yoğurdu da katıldıysa
O günkü şölen tamdı
Açlıktan guruldayan meğdemize
Fiyakalı ziyafet vardı...
Hangi birini anlatsam
Cilt cilt roman olur
Şimdi
Çukura kaçmış gözlerimin yaşlarından.!
Ahhh ki ne ah
Nasıl da öskemişem
Bir adı çocukluk aşkım
"Nurten"
Biri de
"Siverek"tir
Yoksul iki has/r/etim
Çikçikomun ipi gibi
Hangi küçeçıhmazda koptu ecaba
Benim mülteci kıyametim?
30:Haziran:2019
Saat:02:57.