6
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
710
Okunma

Şehir derin uykusunda,
Sefiller misali dolaşıyor kedi köpekler,
Havlar durur korkusuzca
Arar, böylece rızkını
Her şeye inat mağrurca yürür bir çocuk
Babasının gölgesine yapışık
Bir yay gibi gergin
Bir o kadar da yorgun
Yürür hedefine gecenin karanlığında
Karanlık insana inat
Gece ona hayat – memat
Bir ümitle eğilir çöp yığınlarına
Böylece bel vermiştir garip babasına
Hayallerini de sürükler peşinden ağlayarak
O çöp senin bu çöp benim diyerek
Çeliğe verilen su misali, Çelikleşir bedeni
Boğazın serinliğine karışırken şafak
Seyreder bu güzelliği hayallere dalarak
Hırsla adımlar sokakları emeğini alarak
Dolaşır durur cadde sokak,
Gah yayan, gahı yalın ayak.
Çöp toplar babasıyla çocuk.
Şehrin vicdanı sanki
Geçer paha biçilmez yapıların önünden
Bu dünya da imtihanı hatırlatır herkese,
Kalu -Belayı
İlgisiz bakışlara,
nefret kurşunları olan bakışlar yağdırır acımasızca.
Bir nebze daha yabancılaşmıştır şehre.
Her şeye rağmen devasa bir kamet,
Bir babası var önünde,
Birde devam eden hayatı.
Mihnetsizce karıştırır çöpleri, onuruyla bir yaşam,
Onu hayal dünyasından uyandıran,
Ansızın başlayan ezan.
Bir bahar doldurur yüreğine
Bir duvar dibine bırakıp emeğini,
Usulca adımladı abdest mahfilini,
Ruhunu arındırdı, serin berrak sularla,
Tekbire durdu Rabbine dualarla,
Secdeye varan babasının seyrine daldı
İhlasla eline bir tespih aldı,
Kehkeşanlarla birlikte Rabbini zikre daldı
Şehir artık onun için, çok çok geride kaldı,
Rabbin huzurunda öylece kala kaldı.
Şiir Atila Yalçınkaya
5.0
100% (6)