1
Yorum
2
Beğeni
0,0
Puan
678
Okunma
Kaluk
Bu sıralar herdem gelmiyor başucuma
Çayım kifayet vermiyor sıcakta olsa hala keyifsiz mağrur
Bi kaluk ayağımda eğreti duruyor
Ansızın ötelere götürdüğüm aciz...
Dilimde alev gibi şarkılar ellerim soğuk benizli çocuklar gibi iş yatkınlığı bitmiş al içeri...
Herdemde demlenirken akşamı eylerdim gün sefasında kızıla çalanda güllerin
Başı boş iki kişilikti ömrümüz
Bazen kayabaşında kuşkuruk a çağlayan
Bazen mezar başında sevgiliye ağlayan
...
Az önce bahsettim çay soğudu
Herdem yok
Gün soğruldu aramızdan...
artuni...
👋Gül ovaya gelir misin 2
Karanlık yılkı tutmuş ay penceremde
Sen yoktun buralarda
Gün çatalağzını dönende
Efil yellerin seherinde
Düşerdin aklıma
...
Gül ovada çelimsiz şarkılar gibi
Ürkek keklikler havalanır
Bir görsen turnalar yükün almış bulut gibi geçti üstümüzden nice
He can
Hacer teyze ne toğlular beledi
ve arsız rüzgarlarda eridi yatağı kuruderenin
artuni erenler ceminde şeb eyledi
içti şarabın ışk ın
derdest oldu haylin sensizlik bende
ta şuramda nasiplendi ıssız.. benden gidişlerin...
artuni...seher vaktinde gelsen bağlara
eleğin leçeğin insen harmana
dolaşalım gel bir çift sözüm var sana
ancak bu dünyada derdim yeter bana
gamzelerin çizgilerin olmuş gülün oyasın
ömürlerden geçti ömür nasıl dayanasın
gönül göçerdim hange yanasın
yollar aralandı sinem paralandı bugün
çağlayan hevesinde gezelim bahçaları bağları
kaldıralım aradaki dağları
gazel dökmeden gençlik çağları
nidem gene inletsem mi kayaları
artuniyem kuru dereden geçtim
onulmaz ellerden yar seçtim
telimden sazımdan serimden geçtim
sinemden sevdamı aldıramdım gönül...artuni...
Kerehat Vakti
Usul usul nefeslerde
Bir efkar hatrınca çektiğim çile
Ay karanlık bekçisiyiz naçar gönlün yine
Göremen kelli sabahı cancağızım belkide
Kerehat vaktidir kılınmaz namazın
Bekle ki göklerde yankılansın avazım
Alsam tutsam yolum çığırsam sazım
Hayli çağlar oldu çağladım bugün...
artuni...
Çekirgeler Uyurken
Sular çatallarken çalı çırpı arasında
Gün alnımda olanca kızılında
Sazlarından örülür gülcihanın leçeği
Bilmenen bilir misin tutmadı mı bi daha ölçerdi alican ölçeği
Kuşkuruk bayırından seller gelir baharın
Bu hin’de yitmedi alafı nahırın
Ne dumrulsun be hey süphan
Çekirkeler uyurken çekilir ağrım...
artuni...
Kargalar Gitmeden
...bu toprakta gün tavında naçar ömrün yuvasın örmüş nakkaşe gibi kuş kavuğunda ok yayında kılıç kınında yırtıcıların biçimli biçimsiz sürek avında bir nesil gelmiştin buralara... hangi duldada kaç nefes baharında gözlerim açık ve hala bu dünyada nasibini eşeleyen karga zahrede ...ben göçtüm müki bu hinden sende göçesin...artuni...