4
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
785
Okunma
ortalık yere hacimli bir lamba yakıldı
ağıt gibi
ele avuca sığmaz cüssesi
kemandı gece, durgun ve metanetli
böyle bir matemi taşımak
havadan ağır ve suya gömülmüş
kuzguni renk alacaları kamaştırdı gözlerimdeki bebeği
birden büyüdüm
ve fırlatıldım yaşamın fotoğraflarına
ve toy zamanların ardında kaldım
ve vakayı yaşadım iz sürerek
gececil ve yırtıcı
lamba hala yanıyor, hacmi düşerek
ışığa sokulan pervanelerin kaçtığı soğuk
isle çatlayan kanatları
hayatın donuk kokusu
kış gibi
sonra,
fotoğrafları ışık kucakladı gölgelerden
doğudan, uzak bir şehirden gelen yolcu ruhu
istasyonlar kısa cümlelerle geçildi
lamba geceye okuduğu meydanda karlar altında
Kars gibi
duru ve zahmetli doğaçlaması anlatılanların
hep bir ağızdan anlatıcıyız
rivayetlerle kanıtlıyor belirsizliği
çoğunluk
ve kalabalık üst üste yığıldı
ve nefes verilmedi
ve uzak bir gezegen sadakatiyle tutuldu
tam vaktinde
keşfedilmiş kininle yatışan sıtma
bitti
pervaneler karanlıkta uyusun
lamba ışıktan uzaklaşırken
5.0
100% (7)