20
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
959
Okunma
Sarı çiçek, yeşil çimendi dağlar,
Hasretimi taşımıyor turnalar,
Bana ağır geldi, bu son vedalar;
Dertten, elemden de büyük özlemim,
Bunca yükü kaldırmaz da yüreğim.
Dokundukça ağlıyor bak, gözlerim,
Kaçıncı veda da düştü ellerim?
Hergün biraz daha daralır yerim;
Dünya küçüldü de, ben mi duymadım?
Bir şey koptu benden, anlayamadım!
Bizden bile neden kıskandın anne?
Mavi gözlerini düşürdün öne,
Hüzün çiçeğini döndürdün güne;
Ben yazmadım künyeme bu gurbeti,
Bekler misin yine özlem nöbeti?
Bekle anne, söz dedim geldim baharla,
Soğut yüreğini bembeyaz karla,
Sen bilirsin beklemeyi, vakarla;
Beklemektir senin en büyük işin,
Dünyaya beklemek için gelmişsin....
Gitme diyemedin, kal diyemedin,
Bu gün, dünden daha derin gözlerin,
Seksen yıldır, katmerlendi kederin;
Dağ olsaydı, dağılırdı, çökerdi,
Senin çektiğini, kimler çekerdi?
Beni yola, seni hana yazmışlar,
İkimizi, bir elekten süzmüşler,
Sana ana, bana bala demişler;
Bağdat göçtü, kaldın yine ana, yar!
Bak, bana el eder, bir başka diyar...
Hayrettin YAZICI