3
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
622
Okunma
bin acayip düşten biri değildir aşk
ışkın verirken gülüşün koyaklarımda
yamacımdan geçip gidince gün
hasretin bir kök daha salar toprağıma
sonra hüzünler uyanır parmak uçlarımdan
dargın kuşlar gözü kapalı uçar gökyüzünde
nerde o yumuşak kokusuyla mest eden hanımeli
saçlarını suya değdiren salkım söğüt
minnacık yüzünde huzur
bin kardeşiyle günü kucaklayan papatya
aklımı kör eden suskunluklar yuvarlanır
ayı tutup semayı karanlıklara boğan sözcüklerin ardından
muştusu çiçeklenmemiş bir bekleyiş
oysa küçük bir kıvılcımdır
ruhumu teslim ettiğim titreyiş
yangınlara giden kapıya anahtar
Sevgilim kirpiklerine asılan bir yağmur bulutudur
gözlerimi naçar kılan
baksam güz yürür tenime
kaçırsam gözlerimi bir başka yöne
pusulam kışta kalır
donar gönül kıblem
herşey akar lakin
kilitlenir bende zaman
14 ekim 18
ali rıfat arku
istanbul
5.0
100% (3)