9
Yorum
46
Beğeni
0,0
Puan
2215
Okunma

dün akşam dışarıyı seyrederken penceremden
deryayı gördüm meraklı
kalbim koptu yerinden
kimdi bu deryayı derinden üzen
kimdi ağlatan
kimdi bu deryayı karalayan
kırıştırıp yıpratan kimdi
kimdi bu deryanın nimetlerinden yararlanan
kimdi kafayı takan
bu deryaya madik atan kimdi
ben deryanın endamını seyretmek isterim uzaktan
yaklaştıkça içim içime sığmaz
ya hırçınlaşır dalgalarıyla döver beni
ya sakinleşir över beni
kim sana Mona lisam der
kim Kleopatram
kim Katerinam
ben deryaya akanlardan biriyim
belki nehirim
belki ırmak
belki boğar beni bu derya
belkide çıkarım sağ salim
pim pak
ben deryaya hasret sevgi seliyim
azıcık deliyim
birazda tutsak
umarım berhudar olur bu derya
umarım gözü olur ak
her ne pahasına olursa olsun
otantik olan bir şey var
Karadeniz üstten Marmara ya
Marmara da alttan Karadeniz’e akar
böyledir bu Dünya işte
insan elde ettikçe daha fazlasını ister
unutuldukça zaman zaman
zaman zaman da unutmak ister
sonu gelmez bu isteklerin
gönül vefa ister
sadakat ister
bedene hayat verir moral
ruh mutluluk ister
hep kuru ikramlar arz edilince size
birazda canınız ıslanmak ister
hakim olmak oldukça zordur duygulara
buda kuvvetli irade ister
bu yanlışlıklar bitirecek bizi
bitirecek bizi bu hüzzam şarkılar
bu zamansız yolculuklar bitirecek bizi
bitirecek bizi bu hicranlar
herkes in bir dayanma gücü vardır sabırdan öte
hiç bir taş yerli yerine oturmamış bu memleket de
al beni derya al beni
enstrüman gibi çal beni
beste olayım dilinde
bir uzun hava gibi söyle beni
çöz beni derya çöz beni
al buralardan götür beni
göçük olayım içinde
hiç inde gülücük
dinle beni derya dinle beni
dinlemeyeceksen bekletme beni
yut beni derya yut beni
bebek misali uyut beni
daha ne söyleyeyim sana derya
anla artık anla beni