Balkanlar üstünden, gelen bulutlar
Sevdiğinden sana, haber var deyin
Dolu dizgin koşan, ey doru atlar
Saçlarıma dolan, beyaz kar deyin
Sevdiğinden sana, haber var deyin

"Sunayı da deli, gönül sunayı"
Ellerine yakmış, o yâr kınayı
Çözmedin mi hâla, sözde manayı
Sevdiğini inkar, gönle ar deyin
Cananından sana, haber var deyin

"Deli gönül hangi dala konarsın"
Ey şiraze, hâla beni, sınarsın
Bir gün sende, solmuş güle dönersin
Haydi durma, gidip yâri, sar deyin
Kar gülünden, sana haber var deyin

"Mektup selam söyle benden sılaya"
Hasret denen derde, düştüm belâya
Kavuşmak bir hayal, gözü elâ’ya
Sevdanın ateşi, ah-ı zâr deyin
O güzelden sana, haber var deyin

"Bir seher vaktinde indim bağlara"
Dönüp dönüp bakam, karlı dağlara
Efkarım artıyor, yiten çağlara
Ezgisiyle vurur, çalan tar deyin
O nazlı gülünden haber var deyin

"Niçin ağlamayım, niçin gülmeyim"
Engel mi var, yâr yolunda ölmeyim
Hele gel de, sana kurban, olmayım
Niye böyle, biri sorsa, sır deyin
Aşka salan, candan haber, var deyin

"Yürü yalan Dünya, senden usandım"
Yıllarca adını, boşa mı andım
Vuslata yaklaşıp, hep başa döndüm
Lüzumsuz’a, sen de hayal, kur deyin
Tuna üzerinden, haber var deyin

Sadık DAĞDEVİREN
Aşık LÜZUMSUZ