Boynun bükük öyle giderken o gün,
Göz yaşın gönlüme kor gibi düştü...

Buseler alnında hicrana esir,
Sevgiler gönlüme sır gibi düştü...

Beyaz umutlara mendil salladım,
Senin gönlün bana var gibi düştü...

Kınalı ellerin kahve pişirdi,
Hayalinde sevgin yar gibi düştü...

Bir mektup yolladım ucu karalı,
Göz yaşım üstüne ter gibi düştü...

Seherlerde kalktım dualar ettim,
Gönlümde ki sevda nur gibi düştü...

Aramıza girdi dağdan engeller,
Bir zalimin sözü sur gibi düştü...

Bir pınar başında çınar gölgesi,
Ok gibi kirpikler vur gibi düştü...

Gidiyorum artık zülfü siyahım,
Bir kokulu mendil ver gibi düştü...

Hasretin mıhladı hicran koruna,
Bu sevdaya güller ser gibi düştü...

Bir gün kaybolursam sevda çölünde,
Beni gariplere sor gibi düştü...

Bedenim çürüse gönlüm azapta,
Gel de mezar taşım sar gibi düştü...

Musa DOĞRUER(Teslimi)
27 kasım 2015