20
Yorum
45
Beğeni
5,0
Puan
1744
Okunma

insanlığın ayıbı...
hicranlarımın yaraları bir veba salgını gibi beni bitiriyor
içimin içini de içini yakışta zorla kavuruyor
hüsranlar sinsice girivermiş usuma tüm tohumlarıyla
fırtınaya tutulan duygularımsa belleğimi hoyratça ıslatıyor
sana olan tutkumun nankör yağmurlarıyla
son duam da nedense hep hüzünlerimi kokluyor
temelden irkildim musalla taşımın yüreğimde ki soğukluğuyla
o yalancı ve kaypak sevdandandır tüm kaçışlarım
her şey kökten yıkılışta kaldı o kancık rüzgarında
gönlüm yıkıntılarını topluyor kaybedişimde
hey hatlı figanlarımla diz çöktüm
ihanetlerin telafisinin karşısında
şerefsizliğin affının olmadığı gibi
o kirli gönlünde de boğuldum son çırpınışlarım la
çözümsüz labirentlerindeyken
en sonuncu nefreti kusacaktır belki içimde ki bilmecen
insanları arıyorum
sonsuz hoş duygular içinde birbirine sımsıkı sarılan
bilinen o kutlu sevgiyi hep yüreklerinde ısıtan
velhasıl hoşluğu aydınlığı ve berraklığı arıyorum
tüm kainatı tek tutuşta sımsıcak sarıp da sarmalayan
şimdi berraklıklar bulanmadan kala bildi mi acep
ardan edepten ayrılınca hicap
benim bilip ve bilinmediğim tüm yüzlerde
yok olunca mukkaddesiyetimiz
ruhlarımızın kanı akıtılarak öldürülüyor yüz binlercemiz...
(14.08.2018) AZAP...
5.0
100% (28)