Sessiz sedasız yol alıyor yüreğimde hasret kervanları,
En virane gönüllerden, daha yıkık dökük her yanım.
Nihayetsiz bir gidiş, sonu gelmez bir sancı,
İlamsız bir hüküm gibi yazılmışsın yüreğime,
Unutmak en büyük yalan söylenen senin üzerine.
Nasılsa dönmeyeceksin bunu kabullenmem gerek,
Umudu vurup alnından kefensiz gömmem gerek,
Taşmadan durmalıyım ama nerde bende o yürek,
Adını yazıyorum sanki sustukça ömrüme, ilmek ilmek.
Mezatsız satışlarda hayalin, kıymet bilmezlerin elinde,
Anlamsız bir aldanmışlık, hasret… Bıraktığın yerinde.
Mevsimsiz açan bir gül misali, vurgun yedin, soldun düşlerimde.

Nedir bu söylenmeyen, hiç susmadan dillenen,
Alıp beni benden yine, yine sana götüren,
Girdaba kapılmış gibi durmadan dönüyorum,
Elimde bir avuç hatıran, sanki sana yürüyorum.
Huzur benden uzak, hasret koynumda saklı,
Anlam sende kaybolmuş, özlem sende farklı.
Nasipsiz bir yalnızlık, bilinmez ki kim haklı?
Adın, bir giz sanki bir tek bana yasaklı,
Sarıp sarmalanmış korkularımdın sen gizli kapaklı,
Lal olmuş dillerde, hiç eskimeyen mahzun bir şarkı,
Ayrılığa alışıyorum şimdi hayat sensiz boş bir yankı…