Seni gördüğümden beri, kendimle kavgalıyım
Gönlüm gözlerine tutsak, ruhum terki diyarda
Senin güneşi andıran şavkına sevdalıyım
Arzular sel taşkınında, aklım şaşkın ayarda


Heyecanlar yaşıyorum, lal oldu ağzım, dilim
Başıma gelen halleri, kimselere söylemem
Yansam harlı ateşlerde göğe savrulsa külüm
Irmaklar aksa kapımdan damla talep eylemem


Bir bakışın kâfi gelir, olsa da gizli saklı
O an nasip olduğunda, mutluluk benim ismim
Seni tasvir eder iken aşkla, hece, uyaklı
Dünya bile dar geliyor kabına sığmaz cismim


Otursan şöyle karşımda, dizin değse dizime
Çiçeklenir çorak yurdum, gülistanlar misali
Ellerin elimde olsa gözün değse gözüme
Canıma cennet bahşeden vuslat çağı misali


Halin, tavrın şiir gibi, hülyalara salıyor
Güzele tövbe denilen yemini bozduruyor
Sesin ruhumda kelepçe, beni benden alıyor
Bir kelebek kanadında dünyayı gezdiriyor


Bitimsiz telaşlar kattın hayatın akışına
Bayram gününe benzettin örselenmiş çağımı
Kıymet vermem dört mevsimin hazanına, kışına
Misk-i amberle bezedin viran olmuş bağımı


Yüreğinle sarıyorsun hayalimde, düşümde
Bitmesin diye umduğum uykular peşindeyim
Hiç dinmeyen tatlı tatlı bir sızı var döşümde
En başa döndürdün beni onyedi yaşındayım



06.07.2018


ŞİİRİME BEĞENİ VE YORUM İLE KATKI YAPAN TÜM GÖNÜL DOSTLARINA,
AYRICA, ŞİİRİMİ GÜNE LAYIK BULAN SEÇKİ KURULUNA TEŞEKKÜR EDİYOR,
SAYGILAR SUNUYORUM