13
Yorum
22
Beğeni
5,0
Puan
1113
Okunma

Yol yokuşa döndüğünde
Dert, dert üzre bindiğinde
Tan vakitsiz söndüğünde
Ömür hepten boşa geçer
Bahardan tez kışa geçer
Cem içinde yaşarım yalnızlığı özlemem
Muhabbete sevdalı insanın girginiyim
Ayan, beyandır san*ım hiç kimseden gizlemem
Anlatmasını bilen insanın erginiyim
Az yaşadım diyemem belki ondan da fazla
Vakitler harcamadım, kapris, nazla, niyazla
Ömür akıp giderken her an çılgın bir hızla
Ruhumu örseleyen zamanın argınıyım
Koşturmaktan yoruldum, hedefe varamadım
Gelecek günler için bir umut göremedim
Tükettim takatimi ayakta duramadım
Ömrümü törpüleyen dertlerin yorgunuyum
Arkadaşlıktan öte kula kastım olmadı
Lakin yaslanacağım bir yarenim kalmadı
Hal sormaya kapımı hiç kimseler çalmadı
Kadir bilmez dostların gönülden kırgınıyım
İstemedim bir şeyin nasipten irisini
Hayata verdiğimin almadım yarısını
Aramaktan vazgeçtim ötesi, berisini
Bunu alnıma yazan kaderin dargınıyım
Kötümser bir ruh hali üzerimde dolaşan
Gözden, dilden, fikirden, yüreğime ulaşan
Hain bir virüs gibi her hücreme bulaşan
Benliğime saldıran duygunun vurgunuyum
Öğrendim aydın oldum, filozof düşüncede
Doğru, yanlış nasıldır, fark ederek güncede
Halden memnun kalmadım bugünde ve önce de
Bu değişmez gidişin gönüllü sürgünüyüm
05.07.2018
DOST KATKISI...........Teşekkürler
o kadar masal duydum ermedi muradına
ne çok selam yükledim kuşların kanadına
bir gelecek düşledim çocukların adına
kaybedilen umudun dünü ve bugünüyüm........smyrna35.5
5.0
100% (14)