7
Yorum
17
Beğeni
5,0
Puan
1139
Okunma
yağmurlar yağarken
ben hep seni düşünürdüm
beyaz elbisende
kücük bir kir olarak
dolaşırdım
masanda kurumuz vazo olurdum
kağıtlarda sararmış ufak kelimeler
adın adıma yakınlaşmadı bir türlü
isyan ederdi gecelerin baykuş suskunluğu
sacında bit kokunda mevsim olmak varken
iki yapancı gibi sehirler arası sıkıştık
ne sen gelmek istedin nede ben
renkli kaldırımda denize küstük
mehtap hep yorgunda istemedik
karımcalar bile papatya severken
nerden bile bilirdimki
hiç bir şeyim yokken
sen evim oldun
sokağımdaki çocuk gülümsemesi
gökyüzümdeki en ağır pencerem
şimdi
solgun akşamlar biriktiriyorum
ağlayan sarkılar dinliyorum
üç adımda insanları tanıyorum
cok yol yürüdüm sensiz
rüzgar saclarıma batarken
bu gün hepsini kesiyorum
beyaz ve yıpranmış yorgunluğumu
mutluluğu sevgi düzeltirim derdim hep
meğer en cok beni üzmüsüm
derin dağıttıkları acılarla
hep sıkışmış bu hayata olanaksızlık
pisman olarak yitinmek
özgürken
düşümün aya kırıktı
omuzları sarı cürük
elleri ve bilekleri yaralı
kanatları gökyüzüne telaşlı
gözleri susturdu yesilin derinliğinde
ben denizi cok sevdim
unuturken dalgalarda
kıyılarında kalırken yosun misali
tuzlu iyot ciğerimi yakarken sevdim
fenerim derken batan akşam güneşim
kaç kere bitirdim seni
yine sende doğdum
sabahın ilk ışıldayan pırıltısı
gölgelerde arama cabası
sönen ilk alevde
ruhun
beni
engellerken
zordu ilk dem
kolaydı kışkanmak adına
bilmediğim bir şehirdin
meğer dizlerin acırken korkular seni sıkıyorken
öğle uzaktın
dağın üstündeki sis
kayalarda eski bir isaret
iki mavi arasındaki ucmak cizgisi
toprak ve yesil yorgan gibi pürürsüz
en cokta
soğukta üsümeyen beyaz papatya edaların
yolda hız korkuları
sevimli bir kedide ANNE bakısı
kırmızı çiçekler arasında
gülen garip bir yüz
sacma dünyada
tuhaf ama güzel yakınlığın
umrumda değil şimdi
başka bir günde
başka bir şiirde
gülmicem
ve
özlemicem
hep
eksik cümlede kalacam
bir harf
dengesiz anlatım
ve
sacma biri olarak
5.0
100% (13)