6
Yorum
16
Beğeni
0,0
Puan
1170
Okunma
.
içimin kapıları uzağa açılıyor
evlerin kirli yalnızlığından
daha uzağa çoğalıyor sesler
kimse kimsenin gömüsüne kürek sallamadan
başını bekliyor toprağının
bir yakamoza deniz olup seriliyorum
ömrümün kitabını açıp gitmişim gibi önüne
yaşım yarım kalmış
ağzımın uyuşan dili, gecenin zehri
ki gece; ağırlaşan hayvan uykusu
başı hep omzumda
dirimin çürüyen eti
direnemiyor sıcağınıza
bir yabancı olup kıyısına sığındığım
bu ak güvercin gök,
başımı dayayıp sessizliğini dinlediğim yakut toprak,
yalnızlığımı oyalayan aşk
yetmediniz yetmediniz
sıfırlandım çoğaldım sanarak
özendiğim dağın ve suyun nefsi
ışığın göz çırpımınca geçişi
ah ki dili engerek zaman
soktu en erken yerimden
şimdi bir tek susuzluğumu bırakabilirim sana
kanatlayamadığım uzağı
avuçlarımda kanayan sıcaklığını bir de
nerden istersen oradan başla unutmaya
.