0
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
862
Okunma
yanlış anlaşılmalar kuşağı
söz kendine zalim
dudaklarına dokunuyor en başı ısırıklar
kan tadı arzulayan çekimde
hangimiz kaldırabilir
ılık kış uykusunu soğuk ininden
pişmiş çamura kalan
dil yabancısı ayak izlerini
görünürlüğü silinen mor tenli sabah
hepimizin ölüleri var
yaşatım çabaları yaşam ağacını
omurgasını tabutlara veren
ben onu daha üzemem örneğin
hışırtılı düşüncenin yapraklarından süzülen
aleni bir tesettür bu çıplaklık
gri diyalogların ardından
gök giyinmeyi uman el baskılı göğüsler
konuşmaları yırtılan yürümeler
güneşli koşuşturmaları çoğumuz gömdü
içinin derin toprağına
kutsal sınırlar ve kutsanmış konuşmacılar
konuşlandığın zemin önemli
işaret parmağımı cümlesizliğine uzattığım kuyu
daha olacaklar kimseyi üzemez ki
5.0
100% (3)