16
Yorum
46
Beğeni
0,0
Puan
2419
Okunma

suçu yok yüreğimin
dayanmaya gücü yok
güz kırışığı veballerin ıslığında
gecenin terini siler
şeyla bakışlar
soğuk estirir rüzgâr
gözüne yalnızlıkları kestirir
bir gülle gibi serttir
sözün sillesi
önce dişlerini söker
sonra düşlerini
ıslanacak şimdi İstanbul
bu boğaziçi çilesi
bu Kabataş iskelesi ıslanacak
iliklerimde ağlıyor Dolmabahçe
Çırağan külliyesi iliklerimde ağlıyor
acep hangi martının zılgıtına takıldı
bu imgelerin oltası
hani usta idik acıları savmakta
yakamoz avlamakta ustaydık
gün sonu alamayacak kadar şansızım
kilit
anahtar sızım
haydi bir şarkı çal
münzevi efkârların ağzından
ki;
Marmara’nın kül yutmaz suları kafayı yesin
kes bu ertelenmişlik hesabımı
iktisabımı kes
zira boğazımı yakan bu kronikleşmiş zehir
bu amorf seyir ikide bir nüksetmesin
neredesin ey müntehir
telgirafın telleri
Sivasın elleri
dane dane benleri
o dere
o tepe
o nehir
o yaşadığımız şehir
neredesin