Kiren tadında yaşanan bir hayat
Kiren tadında
Tam her şey yolunda gidiyor derken dili buran bir mayhoşluk hissi
Dedim ya, tıpkı kiren tadında
İki kutlama bir hüznü sığdırdığım soğuk bir gece
Masamda duran bir bardak çayın son yudumu
İliklerime kadar hissettiğim soğuğun içinde
Buz gibi olmuş son yudumu
Bir dal sigaranın son nefesinde dağıtmaya çalışıyorum efkârımı
Dişlerimin takırdamasına hâkim olmaya çalışırken
Dudaklarıma yapışmış olan sigaranın
Ciğerlerimi dolduran son nefesinde
Manifesto sırasında dizilmiş hayatlar
Köhne bedene hapsolmuş olan ruhumla aynı sırada olan ben
Keşke manifestoyu önceden görebilseydim diyorum.
Belki değiştiremezdim ama stikbaşı olabilmek için elimden geleni yapardım
Sırf senden önce ölebilmek için yapardım bunu
Hem çek mastırın havada duran parmaklarının sinir bozucu bir şekilde birer birer kapanışını da görmek zorunda kalmazdım
Paraşütsüz atlardım bu dünyadan
C 130un rüzgârı patlardı suratımda bir tokat gibi
Ama yine de görmezdim senin sonsuzluğa gidişini
Yok, hayır isyan etmiyorum
Benimki sadece kahırlanmak
Aşağı yukarı ikisi de aynı yola çıkıyor değil mi?
Her şey gibi kafam da bugün karmakarışık
Ne dediğimi bilmiyorum
Bugün benim doğum günüm
İyi ki doğdum diyemiyorum
Bugün bizim yıl dönümümüz
Mutlu olamıyorum
Bugün senin…
Başım sağ olsun mu onu bile bilmiyorum
Bir dal sigaranın son nefesinde yıkıldı dünyam
Bir bardak çayın son yudumunda kaybettim seni
Eşsiz şehrin geceye hâkim olan ışıklarının arasında
İliklerime kadar hissettiğim soğuğun içinde
Buz gibi olmuş son yudumunda
SEYİT ALİ ORUÇ