0
Yorum
2
Beğeni
4,5
Puan
1543
Okunma

ağlattın bu gece, değil mi ki ; her gece aynı senfoni
yaralı yüreğimde kendi kendimin tanığıyım, sual özge
sönecek diye korkarak bakıyorum, mahya kandillerine
elim titrek, yüküm o nispette ağır , lakin sesin bende.
insan yaralanırmış yüreğinden, koca dünyanın meşakkatiyle
ama eylemsizlikte fikir kuruturmuş, çöle dönermiş zahiri vicdan
cam kırıkları gibiydim, karşı koyamadım yüzmesine, gemilerin
gönül kıyımda,
nasıl bakıştı ki; kabardı birden yüreğim, şimdi her yanım tufan.
dünya işte gül desen de; ben, keşke becerip güle bilsem
inandım sözlerine müsaade ette kendime, iki laf edebilsem
sürgünümü yaşıyorum lakin, yalnızlık bıçak sırtı kaderim
çığlığım kerbela, adım çöl, ve... o kuyuyu vatanım bilsem.
bir gün kopacak kıyametim ve kapanacak dünyalık defter
içim sanki yangın yeri sofrası karanlıkları aydınlatan bir şule
bir hikaye doğdu şahitli gözlerinde, yazıldı destan yüreğime
uykuyu senle kaybettim, içim içime sığmıyor arzular şelale.
şair ki en güzelin peşinde, yüreğiyle koşup duran bir avcı
sabredemedim daldım derin denizlere ulaştım inci mercana
kalbim seni hissettirdi bana, billur dudaklarında gül sancı
o mücella çehren gülsün, ah ki; gül sunabilseydim keşke sana.
ey yâr ben sende buldum kendimi, düşlediğim mehtabım
vurgunum güneş parlayan gözlerine, alev fışkıran kirpiklerine
sönmüyor, gel artık , üfle nefesinle dinsin yüreğimdeki yangın
sen son şiirimsin , kalbimin son kapısı, başkasından bize ne ?
yusuferdoğan
5.0
50% (1)
4.0
50% (1)