0
Yorum
12
Beğeni
5,0
Puan
716
Okunma
_ Kendi kuyruğunu yiyen başın
kutsal topraklarında ezilsin
doymadın bir türlü gök suya
seni izlerken sessizce aktın
bildiğin yoldan
gün boyu küçük suya.
_Yıkandı yüzüm derelerinde
kayboldu bozkırların sıcaklığıyla
Ural’dan öte
güneşte kurutulmayan yıkanır oldu Cengiz
tören nerede
şimdi ıslık çalıyor uçan yapraklar
dalgasını geçip yaşlı meşeyle
geri dönsem diyorum
kapanmış dünya kapılarından
bak tersine yürüyor ayak izlerin
belki beş bin yıl önceye
kimse gülmüyor
nefeste aldırmıyor şimal yıldızına ayılar.
_ Ayılar derken
baya büyükçe hani
rüzgârı dinliyoruz beraber
kandilde neft ararken uzun uykusuzluğun ertesi gününde
ne âlâ
her şeyiniz sahte
imanınız yalan
sularda izledim yine kendimi bu Haziran.
_ Yine rüzgârla yalpalayan tüy gibiydim
kendi gölgemde oynaşıyor tüm sevdiklerim
ah yitenler
kaçırma gözlerini ey İstanbul
bunlar hep senden.
5.0
100% (9)