1
Yorum
8
Beğeni
0,0
Puan
888
Okunma
benimle kal !
benimle... dedi
bir bulut kümesinin içinde
belirli belirsiz bir ses
ve sonra gittikçe yaklaşan siren sesleri
yüzüstü müydüm
sırtüstü mü
kollarım, ayaklarım var mıydı
yok muydu
aklım, çok uzaklarda bir yerdeydi sanki
en son bir kahvehanenin önünde bekliyorduk
bir kamyonet yanaşmıştı sonra
altı kişi lazımmış
biz on beş, yirmi kişiydik en az
inşaat malzemesi taşınacakmış
dört ve beşinci katlara
o, bu, şu derken
kendimi kamyonetin arkasında bir yer bulmuştum
altı şanslı kişiden biri olarak
zira günler, haftalarca
bir iş tutamayan arkadaşlarımız vardı
ah demiştim oysa ben
şu asansör boşluğu
koca ağızlı bir ejderhayı andırıyor diye