Her yolu denedim iş sana kaldı
Söyle falcı, murat alacak mıyım
Derman arar iken derdim çoğaldı
Efkarı başımdan salacak mıyım

Büyük söz söyledim döndürdü başa
Kendim hedef oldum attığım taşa
Gündüzlerim kaos, gecem kargaşa
Gamsız uykulara dalacak mıyım

Dediler; silahsız savaştan kaçın
Galibi bulunmaz hayatla maçın
Zamansız ağaran kar beyaz saçın
Her birini tel, tel yolacak mıyım

Beyhude dolandım bitmiyor Araf
Umut pınarının yolu ne taraf
İnsanlığa değer biçer mi sarraf
Kıymet bilenleri bulacak mıyım

Düştü omuzlarım ahvalim yaman
Zalim bu seneler dinlemez aman
Mutluluğa hasret geçiyor zaman
Felekten birkaç gün çalacak mıyım

Üç günlük ömürden seçtiğim hüsran
Yediğim her lokma, içtiğim hüsran
Ektiğim bir umut, biçtiğim hüsran
Bu dem de sınıfta kalacak mıyım

Güzel şeyler söyle, kandır edibi
Telveden görünmez fincanın dibi
"Üç vakide kadar" bildiğin gibi
Sonsuz bir huzurla dolacak mıyım




Güzel yürekli dostlardan :

Söylesene falcı vuslat ne vakit
Ne zaman açılır pas tutmuş kilit
Çiçeği böceği gösterip şahit
Mutluluktan bir gün ölecek miyim..............Hicran Aydın AKÇAKAYA.

Var mı benim gibi derbeder olan
Elleri bağrında biçare kalan
Azıcık umut ver, olsa da yalan
Ömrümde bir kere gülecek miyim............Aydın (sonsuzufuk)

Benim güneşlerim tersinden doğar,
Tuttuğum balıklar kavağa ağar,
Gözlerinden belli umut yok zağar,
Dertlerin sonuna gelecek miyim.............Suat ZOBU