Kardeşim!!! Sen cesur bir adamsın. Cesur bir adam risk alır ve başarır, sende öylesin. Dolayısı ile senin İlçemizde neler yaptığını, uzun süre müdürlüğünü yaptığın öğretmenevinin taşınması ve tadilatı esnasında bütün karşı çıkılmalara rağmen ne büyük risklerin altına girdiğini ve ne büyük fedakarlıklar yaptığını herkes bilir. Bunda söze ne hacet ki... Şimdi ben bunu Bekir AKKAYA yaptı desem anlam üstüne anlam mı katmış olurum. Hani sen demez misin ki; Ne yaparsan yap, Allah rızası için yap.

Kardeşim!!! Geldim ve ilk olarak sizleri ziyaret ettim. Gece yarılarıa kadar gecelerce muhabbet ettik. Lakin sen beni iyi niyet ve samimiyetle yazdığım saçma sapan üç beş cümleciği irdeleyerek beni sorguluyorsun ve koyduğum üç noktanın üzerine balyoz gibi indirmişsin. Belki de haklısın. Ben o üç noktayı bana sorulsun diye koydum. Fakat sizden başka hiç kimse sormadı. Buda gösteriyor ki, yazdıklarım okunmadan sıradan beğeni kazanıyor. Bu beni ne üzer ne de sevindirir. Lakin insanların tam yüreğinin orta yerine yerleştirdiği insanlar vardır ki; bunlardan biri de sensin, onların eleştirileri hem sevindirir ve hem de üzer...

Burada bana atfen yazdığın yazıyı kopyalamadan edemeyeceğim.

YERİMİZ DAR DEĞİL…

Yazılacak ve Söylenecek Çok Şey Var…
Ve işte başladık.
Arkadaşım ve dostum Ekrem Saygı ve Ben Bekir Akkaya bir şeye karar verdik.
Rabbim nasip ederse bugüne kadar gördüklerimizi ve yaşadıklarımızı bu sayfamıza yazmayı düşünüyoruz.
İncitmeden ve iğneleyerek. Belini kırmadan nazik ve kibar.
Aynen Beydaba gibi.
Kanunsuzlara karşı kanuna uygun olarak.
Ahlaksızlara karşı ahlaka uygun olarak.
Amuda kalkanlara karşı edepli ve terbiyeli olarak.
Biliyoruz Kahbeliğin sınırı olmadığını. O yüzden temkinli ve uyanık. Gerekirse hayvanları yılan ve çıyanları devreye sokacağız.

Biz bunu zaman buldukça sürüngenleri en azından kendimizle paylaşacağız.
Ölene kadar yalnızlığın ortasında ve boşluğa onların adını anarak lanetliyeceğiz. Lanet okuyacağız.
İnanıyoruz ki boşlukta dolaşan yankının ışınları onların hücrelerine mutlaka ulaşacak ve o lanetlik yaptıkları, ruhlarını hep rahatsız edecektir. Ya kendilerinden ya da çol ve çocuklarından lime lime çıkacaktır.
Emin olun bunlar olacak ama onlar bu şerlerin bizlerin çığlıkları olduğunu bilmeden geberecekler ya da bir gün gelecek rezil ve rüsvay olacaklardır.
Gerek bu dünyada ve gerekse inanmasalar da öteki alemde yaptıkları fitil fitil burunlarından getirilecektir.
Bu filim kıyamete kadar bitmeyecek ve herkesin yaşadığı ve karşılaştığı kendi amellerinin sonucu olarak bugün olduğu gibi yaşanmaya devam edecektir.
İyi olmak önemli olsa da iyilerle bulunmak çok daha önemlidir.
Mümin insan tarafsız olamaz. Başkaları da…
Bir şey yapmamış olsanız da taraflarınız da sizin hanenize yazılacaktır.
Biz yazacağız. İlginizi çekerse bizi takip eder sizler de bizimle paylaşır duygu ve düşüncelerimize ortak olabilirsiniz.
Maksadımız bunaldığımızda oynamak kendimizi eğlendirmek. Kızdığımızda da boşluğa nefretimizi üfürmek. Sizlerde de bir ürperti ya da bize karşı bir nefretiniz ya da muhabbetiniz artarsa bilin ki yazdıklarımız ve üfürmelerimizin isabetindendir.
Keramet bizde değil sözün ya da yazının gücündendir.
Etki eden hocanın üfürüğü değil sizin davranışın yamukluğu, düzgün olanın cincide işi olmaz. Ürperti, nefret ya da muhabbette sizden kaynaklı. Daha doğrusu kerametin asıl sahibi sizsiniz. Kalın sağlacakla…
12.06.2016
Bekir Akkaya/Kumru

Durum net bir şekilde gözükmüyorsa hiç bir seçeneğin olmadığı ortaya çıkar. Karışık zihin neyin doğru neyin yanlış olduğunu göremez. Dolayısı ile kafa karışıktır bende seçenekleri net bir şekilde göremediğim için benim dünyamda böyle durumların ortaya çıkması normaldir. Yoksa hiç bir kastım yoktur. Sen benim için değerlisin. Ben senin için değerli miyim demiyorum, olmasaydı eğer yukarıdaki yazıyı kaleme almazdın.

Sevgi ve selamlarımı sunuyorum.