Mucizeler bahçesi sen
mucize bahçe ve sen
büyülü bulut peşinde
sonra doğan mabed
bir
akasya dalı ve kızıl bir bulut

bak mehtap ışığında gelmedin
yine yalnızlığım ve mor üzüm bahçeleri
ve garip değil mi? yakarım şiirlerimi
kim bilir kaç kadeh kırılacak şu mısralarda

düşlerimi süsleyen ıssız gecelerime
çöken alacakaranlık ve sen
hançer ve anıları eritme potası
kan kızılı o sessizlik o canavar

büyülü mavi gözlerin sen deniz kızı
dilim isyankar kelimelerin darağacında
sansürlü sorular ve zihnimde ezeli isyan

düşünce kendime korkunç olanları
söylüyorum düşünüyorum
alev alev yangınlarda ateş yaşlanınca

bir kez daha yağlı urgan boynumda
yine sen aklımda bu garip değil mi?
neredesin şimdi buradasın nefesimin
son viranesinde

bir nakarat adını mı çaldı?
öldüysen ya ben yaşıyor muyum?
ya onun ötesinde yine ben öldüysem
o vakit mabedime gelir miydim?
karanlık sunaklar boyunca

mucizeler bahçesi bir tutam sen
uçurumlara yaslanmış bir ben
kalbimdeki zifiri karanlık araf
ve garip bir şekilde
hâlâ gözlerin aklımda berrak mavi...


Suskun//