0
Yorum
2
Beğeni
5,0
Puan
1901
Okunma

bahar kokularıyla gelmiştin kuytularıma
yeşil çağla kokulu baharlarımı gömdüm duvağıma
mimoza sarardı yaktım avesta hüzünlerle mektuplarını
su rüzgar toprak ateş
tanrısal aydınlıklarda kutsadığım dudakların
ateş renkli yakutlarda aradığım
geç baharların erken kırılan bahar dalıydık farkındayım
ateşgedelerde kutsadım mitralist bir aşkı
mimoza sarardı yaktım avesta hüzünlerle mektuplarını
ey ateşi behram dudakların
tin içinde can çekişen bedenin
ağaçların sonsuzluğunda ezeli aşk suretin
rüzgarlar susarken ney inledi durdu hiç bilmedin
mimoza sarardı yaktım avesta hüzünlerle mektuplarını
kimdik neredeydik neden birleşmişti ellerimiz
tur dağında yehova ateşlerle konuşuyordu
gül bahçesine dönüşüyordu ibrahimin ateşi sonsuzluk bahçesinde
kevser suyuyla söndürebilirsin belki içimin mimoza kokulu hasretlerini
yeşil ağaçlardan çıkan ateşlerdik
ben senin dergahında ezeli aşka hürmet ettim
nereye dönsem kor alev kahırmış ellerin
keskin bir şarap gibi iniyor içime sevdan
nicedir çöl yolcusuyum kavurucu ateşler dudağımda
zahitlik hırkamda kıvılcımlar kefenim ateşten
ibrahimin ateşlerini gül bahçelerinde soğuttun
gecenin karanlığında seni yakarışlarla unuttum
ey kutsal ateş
Âtehş-i vehrâmân
güzel kokulu ağaçlar atılırken üzerine
inci saçan gönlünde kutsa beni
Ömriye KARATAŞ
20.01.2018
5.0
100% (2)