1
Yorum
6
Beğeni
5,0
Puan
2700
Okunma

ağlarken kaçmayı öğrendim senden
kaçarkende yaşamayı öğrettin
neydi senden gidişlerim masumdum masumdun
sucum kapılmakmı suçum savunmak
belki hiç ama hiç görmediğim sıfat idin içimde sana günler geceler bağlıyordu
yokluğuna değil yoksulluğuna ağlıyordum
gidiyordum gidemedim gidemedim girdermiş gibi yaptım sende kaldım
adımlarını adımlarımı izliyordun bumuydu günahım vebalim
bir kör kuyunun içine atılmıştım hırpalanıyordum
saçımı başımı adını yoluyordum ama hiç içimden çıkarmamasına seni seviyordum
korkuyordum kaybetmekten ellerini benden benimden çekmenden korkuyordum
sayıklıyordum kör rüyalarımda görmüyordum seni sadece içimde gizlediğim adını biliyordum
kelepçeydin yüreğimde mahkumdum sende dört duvar senle bende oysa anlatıyorduk gizliden gizliye
sayıklıyorduk birbirimizi bu bir alışkanlık değildi yada kaçmak hiç değildi
yürüyorduk bağlı yollarımızda bizmi diyordun evet dedikçe yok yok çekil git git diye haykırıyordun
haykırmak yetmiyordu yalvarıyordum sana af ed af içim kaholuyordu gün günden ölüyordum
öldürüyordum her gecem içmekle geçiyordu adını yazıyordum tek tek
sana doğru işliyordum ilmek ilmek her içtiğim sigaranın dumanında hayalini kuruyordum
günahım sen sevabımda sendin benim için
ya ben kendimi içimde yananı değilde yetim kalmış sayfalarımın siyahlarını seviyordum
adım siyah adın beyaz diye haykırıyordun her defasında gizliyordun günahlarımızı
belkide hiç olmadığımız kadar günahkar belkide hiç olmadığımız kadar masumduk
hiç bilmediğimiz bilemiyceğimiz dar alanlara düşüncelere sıkışmış iki kör aşıktık.
siyahı beyaza çevirmek gibi bişey olsa gerekti yan yana kalmamız içimizde durmamız
bekliyorduk belkide bir haykırışın bizi sabaha çıkarmasını yada geceye çevirmesini gece demişken
sayardık karalıkta karman çorman olduğumuzda yıldızları korkuyorduk belkide gözlerimize bakmaya
kaçıyorduk bu yüzden gözlerden sır gibi iklimin değişmesi gibi değişiyorduk hergün birbirimize
bir anda yaz bir anda kışaradada dökülüyorduk yaprak yaprak sonbahar gibi
içimizi ısıtmadan soğutuyorduk alışmışmıydık? siyahın beyaz beyazın siyah olmasına
yada biz böylemi görmek istiyorduk sakıncası olmadan sarılmak gibi
hiç kaybetmediğimiz duygularımızı gün yüzüne çıkarmadanmı sayıyorduk??
sıra sıra yazıyorduk belkide yaşanmışlıklarımızı yada yaşayamadıklarımızı.
suçlumuyduk? mahkummu? kaçakmı? yo aslında dört duvar arasında bir birimizi kıskanmasını becerip kıskanmadan
boyuyorduk renglerimizi hani derdinya adın beyaz adım siyah
ya hiç bakmadınmı pencere kenarında gökyüzünün beyazlığına diyeceksin biliyorum gecesi siyah olan karanlığa.
peki. peki,ihtimal de olsa vazgeçmenin sonu sen varolmanında adı ben olsam bu yazdığın tek tek kelimelerinde
sana mızraptan satırlar döksem içini acıta acıta her hecemde seni kendşmce anlatmaya çalışsam
yine gecesi siyah gündüzü beyazmı dersin yoksa adım siyah adın beyazmı olursun....
ben senden gidiyordum sende bende bitiyordun ölüyordum oysa hasetimle
26.11.2017 Hesna AsiTürk
5.0
100% (4)