12
Yorum
24
Beğeni
0,0
Puan
949
Okunma

insanlık buhar olup uçarken
şiirlerde uçar mıyız bilemem
burnundan solurken dünya
takar mıyız kuşların kanadını
isi pası kiri üstümüzde iken yerlerin
bu ağırlık kaldırır mı bizi
unutur muyuz yoksa
başımıza gelen
en küçük şeyi
yükselir miyiz bulutlara
bunca acı ölüm savaş içinde
çıkar mıyız içinden
bu karmaşanın
katilleri, çocuk tecavüzcülerini unutup
yürür müyüz en ön saflara
bırakıp gerilerde
kara alınları
yüzleri
nasıl hafifler bir şiir
yüzü gülmeden annenin
tespih taneleri gibi süzülürken
yaşlar gözünden
askerinde kalırken ana yüreği
bir serçe değin çarparken kalbi sevgilinin
gün güne incelirken gül yüreği
bir kaba sığmazken akşamlar
ay karanlık gölgeleri atamaz üstünden
güç olurken sabah
bir tüy kadar hafiflemez şiir
insan
ağırlaştıkça ağırlaşır bütün
gölge
haydi kollarınızı açın dese gün
açamaz kimse
bir esinti gerek belki
güneyden güneyden!..
12. 11. 2017 / Nazik Gülünay