1
Yorum
7
Beğeni
5,0
Puan
941
Okunma
düne yüz bağışladıysanız konuşabiliriz
plansız sevişmelerin kenti
ten kazısı gece üstelik terleyen çıkmazın
o kapıları hep kilitli tutar
anneme olanları istesemde anlatamam
sabreder durur babam bu olağan
sabah ezanından önce başlar güneş bekleyen yaşam
kalabalık uykudan damlayamayan
düşer akla alın çizgilerin bereket yağmuru
rüzgarlı dansı çağrılı başakların
saplantılı inlemelerini yutkunan sen olursun aniden
avucundan kaçırılan göğüslerin
onunla karşılaşan olur bazı ayaklarımız
dilim tutulur yolun türküsünü seslendiremem
düşük temas günahın affedilebilirlik olasılığı
konforu yürek etini tartmanın kendince
panoromal hatlı bir sarhoşluğa düşüyor gölgelerim yine de
önüm arkam toprak suya yanıyor
iman taşı çatlatacak inatla isyan etmiyor babam
annem yosunlu duvarı yıkamadı
çocuk olan gelir koşturamam uçurtmayı
0026
5.0
100% (2)