0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
817
Okunma
Seni kızıl çölünün gündüzlerin de
Kutupların hainlikle şımaran gecelerin de
Arıyorum eski mum bitmiş yazık yenisi nerede
Bin yetimin teni yanık sen hâla orada mısın
Rüzgar mı yönünü şaşırmış güneş mi doğmayı
Unutmuş gölgeler serinletmiyor güneş neden
Isıtmıyor toprak kokusunu yitirmiş ağaçlar
Ağlıyor sanki
Alışık değilim ilk bakışta yok olmaya
Güller neden dönmüyor gerçek tenine
Binlerce kez hıçkırık alıyor avazım çıktığı
Kadar bağırıyorum sokak ortasında uykuya
Teslim evlatlarım uyanıyor feryadını
Bilmekteyim yokluğunu küçük hislerle
Süslemekteyim yokum yoksun
Ellerimi kaldırıp semaya yalvarıyorum
Burası istanbul mu her önüme gelene
Soruyorum yedi tepede misin yoksa yedi
Bölgede mi yedi iklimi mi yoksa yedi kıtada da
Mısın hiçbir şey bilmiyorum bildiğim o dur ki
Allah kahretsin seni sevdiğimi söylemeliyim
Biliyorum ölürcesine sevdiğimi biliyorum işte
Bildiğim için yıllardır can çekiyorum bildiğim
İçin her an kurban ediliyorum
İbrahim KANDAMAR
22.08.2006