15
Yorum
29
Beğeni
0,0
Puan
1021
Okunma

öyle bir şiire girsem ki şimdi
bir çocuğun ayakkabısı delik olmasa yağmurda
diğerinin karda giyeceği montu, gocuğu
türkü söylemeyi unutmasa sokak sakinleri
müzik sesi gelse geçerken engebeli yoldan
gül kokusu duyulsa yan bahçeden
herkesin yüzü gülse
bir çiçek açsa çatlak duvarda
şiirin yüzü dolunay gibi kocaman aydınlık
elektrikler kesilse bile aydınlatsa yansıması
pencere önündeki kadını ve adamı
cümle sevgilerini ellerine toplasa gelse adam
kadın bıraksa dündeki hüzünleri
yeni bir sayfa açmış olsa baharla
yaz en güzel umutları bırakıp gitmiş olsa
ekim ekilmeye hazır toprakla
beklese onu ekecek güçlü elleri
geride dursa emeksiz geçinenler
kimseye boyun eğmese toprak
el
bir şiire girsem içinde sen olsan
sevda sana vurgun sen sevdaya
İstanbul kadar genişlese ruhumuz
taşıyıp sırtında onca yükü yine yorulmasa
geçmiş sevdaları katlayıp atsak bir kenara
geçmiş acıları, aldatılmaları
yeni bir dilek ağacımız olsa
sen beni, ben seni dileyip
assak ağaca
o adalet isteyen, sağlık isteyen
eşitlik, sevgi, ahlâk isteyenlerle birlikte
ağaçta sallansa dileklerimiz
dokunsalar birbirine rüzgârla..
07. 10. 2017 / Nazik Gülünay