1
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
1304
Okunma
Ankara’nın ayazında , yürürken yollarda
Bir duayla dilimde hecelenirken sen yine
Sonbaharın korkusu, donuk güneşte,
Hüzün ve sonbahar
Dökülen her yaprak acıyla düşer
Tıpkı benzim , yerdeki yaprak misali sararmış,
Bir şiir ki içimde kelimelerin kılıfı olmuş
Üşütmemiş , giyinmiş, çünkü çıplak yüreğim
Bezendi yine yıldızlarla benim gök gönlüm
Giden bir turnanın ardında kaldı umudum
Unutmayı beceremedi, taze çay gibi demlendi
Şimdi uzaklarda olsan da , kalmasan yanı başımda
Ey sonbahar! Duy beni.
Sen ayrılıkların mevsimi olmayacaksın .
Bir kandil yanar, ısıtır aydınlatır baharı
Yalvarırım sana , sıkıca bas bağrına
Mevsim bahanesine sığınmam ben
Yalnızlığın çare olmadığını , bildir bana
Razı değilim yakıştırmalardan,
Ürkek , utangaç bir güneş gibi sessizsin
Boğma beni ayrılığın karasularında
Ey sonbahar ! Duy beni.
Çıvgın gelsen ne olur feyyaz var
Sen ayrılıkların mevsimi olmayacaksın .
Rahmetin cilvesi, şefkatli yârisin ,
Şimdi bir ufuk dolayında
Senden dilendim hayırhah
Hatırlatır , her mevsim gibi sonbahar
Sonu var, sonu var ,sonu var …
Yakarırım dilimle, af dolu kelimelerimle ,
Mahşer günü bizi iyilikle haşret,
Bahar gibi umudu ek , ferahlat,
Çünkü merhametin çınarısın,
Her mevsim , hayat her ismin ,
İsimlerin hürmetine affet.
Ey sonbahar !Duy beni.
Sen ayrılıkların mevsimi olmayacaksın .
5.0
100% (1)