6
Yorum
10
Beğeni
0,0
Puan
1083
Okunma
Bilirim
Susmaların ne demek olduğunu
Taş olup da durmaları
Kan kusmaları
Enkaza dönmüş yüreğin
Kalbin ritimsiz çırpınışlarını
Zaman
Zamanı yitirince anlamak mı
Soluğun kıymetini
Yoksa
Kıymet bilemediğin soluğun
Değerini kaybedince
Sımsıkı sarılmak mı
Bitimsiz,yitik hayata
Hey gidi koca çınarın
Dal vermiş,kara Murat’ı
Masum yüreğinde sakladığın
O mert bakışlı
Dik duruşlu
Özü sözünde saklı
Asi
Deli dumrul’u
Ne ettin de kendine
Ne hallere düştün
Hey gidi heyyy
Dağılmışsın
Kirletilmiş dünyanın
İğrenç çehresine
Ömrünü adadıkların
Anlatamadıklarınla
Gösterip,göremediklerinle
Yaşayamadıklarınla
Küle dönmüşsün
Üfleseler
Rüzgardan savrulup gidecek kadar
Neydi bu Cehennemin ortasına iten seni
Boşa mı çalışıyor zihinin
Ellerinin ayasıda mı kalkmıyor
Rabbinden istemek için
Gözlerim
Gördüler kimsesizliğini
Evim diye sığındıkların bile
Sokakta bırakmışlar seni
Kala kalmışsın öylece
Bedenin gibi
Ruhun da kimsesiz kalmış
Kimsesizlet kervanına
Bir çizik daha attıranlara
Bitimsiz yıllara
Haram olsun
Her biten yeni günler
Kalbimde vuslatlar
Saklambaç misali
Adı hep sonbahar
Yazı hiç bulamayan
Zavallı bir ebeyim
Kora dönmüş yüreğimde
Bir damla gözyaşı düşüyor gözlerimden
Ve
Özlüyorum senii....