Ben bugün sendeyim yine emmi,
Kher zamanki gibi denize bakan koseye kur masamı ,
Getir iskembe corbami ı soğmadan,
Ben guzeliklere aşığım daha gunes doğmadan.
Sen yinede iki kişlik kur yinede masayı,
Ben yalnız gelsemde ,
Sen iki kişi gör beni.
Sen geç karşıma otur istersen,
Ha bir ha üç ne far keder sen görme tek yalnız başıma
Ya beyninde getirdiklerim herkes yalnız görür ama
öylesine dolu kalabalık beynim bir bilsen,biraz anlasana
kiminle geldiğimi ne yeyip ne içtiğimi,sen bil bana sorma
Sen sadece gözlerimin içine bak dediğimi yap yeter bana
Boğma beni,masun boş bakışlarınla
Dil yarası… Bu hepten başa bela
Ve konuştukça batarsınn ya suskunluklara?
Bırak ben içimden diyeyim ne diyeceksin sen denecek lere,
Nasılsa ne bu yaştan sonra nebayramım kaldı ne arefe.
Sarımsağı bol getir çorbama en güzel meze diye,
Belki hesap ödemem bu sefer ilk seferlik olsun veresiye,
Ben daha içmeden kaç kez doğdum kaç kez öldüm emmi ,
Senden iyi yapan yok bu şehirde işkembe çorba sini ama
İçmeden tabağında soğumus biz lafta iken be emmi
yinede hazırla denize bakan liseye hazırla masamı,
Ben bu gece iki kişilik içeceğim
Kah bu sandalyede sonra karşı sandelyede ,
Doyasıya yazacağım yokluğuna sarhoşken,
Ben ömrüme ömür katacağım zaman bitmemişken.
Demem o ki, insanlar acilmamis zarfa benzer.
Içinden ne çıkacağı,nerede ne yapacağı
ne yaşadığı ne yasattigini bilinmez
Dolu sandığınız bom boş,boş sandığınız alim
Olabilir.
Sayfalarca anlamsız yazanın, Boş konuşanın bende
Etkisi olmaz insan dilinin altında gizlidir be emmi
Ozden İki kelime sizi ele verir ekusu unutulmaz.
En zor anınızda gelecekten bir tebessüm gibi...
Haydi boş ver beni anlamaya çözmeye çalışma donat masayı,
Sıcacık olsun dumanı tüterken getir yeniden işkembeleri ,
Beşiktaş Ortaköy, Kadıköy’müş ne far keder ki
bu gece beynimdeki ile sabahlayacağım be emmi.
Mesut 17.08.2017...Istanbul