Kılavuzu para olana her kapı açıktır. shakespeare
Gurbuz
Gurbuz

ERGUVANİ

Yorum

ERGUVANİ

2

Yorum

0

Beğeni

0,0

Puan

1603

Okunma

ERGUVANİ

ERGUVANİ


Erguvani, renkler içinde bir renk idi bildiğimiz
Şimdi öğrendik ki asla zar atmayıp ömürlerinde
İktidar doğanların rengi imiş…

Kimler var,
Bir bilseniz kimler içlerinde,
Pastayı üleşmişler dahili- harici işlerinde;
Ne hüner, ne hüner varmış dişlerinde
Bal tutan onlar;
Parmak yalayan onlardır…

Dibi düşmüş memlekette,
Hallerimiz hep bozuk,
El ele uzamış gitmiş beş yüzyıllık kazık,
Hülyalardan hülyalara koşulduk; yazık,
Seyri doyumsuz oyunlar izler;
Alaturkadan alafrangaya alkışlardık ezik,
Lüküs hayat…Lüküs hayat…

Bir ucu saraylarda menfaat devşirir
Diğer ucu dönülmez akşamın ufkunda…
Lale devrinde kurbağa terbiyecisi kimisi.

Resmi ve gayrı resmi tarih yazıcıları hep onlar;
Cephede kazanılanı masalarda sundular,
Modernlik diye diye rant’a emlak’a kondular…
Aynı geminin tayfalarıydılar
Batınca gemi ilk kaçan onlar oldular…

Bir körebe oyunu imiş; sağ- sol’um sobe;
Ebelenmişiz kırmız böceği gibi vurmuşuz dibe…

Kastım sanattır heyhat!
Ne dört dil bilirim,
Ne de diplomasi…
Künyem,
Familiyem,
Yem oğlu yem;
Ve şecerem kuşdiliyle yazılmış,
Bey oğlu beylerce
Alnıma kazılmış…

Bir eli din’de öbür eli sözde bilimde;
Nabza göre şerbet verir kendi bildiğince,
Türlü sıfatla dolaşır çarşıda her daim,
Kimlik değiştirir
Gömlek niyetine,
Sual olunmaz hikmetine,
Konuşunca mangalda
Kül bırakmaz onlar…

Kendi çektikleri filmlerde hep başrolde onlar;
Ortada ahkam kesip gezinenleri,
Örüp ağlarını ince ince tavan yapmışları var;
Bütün köşe başlarını sessiz sedasız kapmışları,
Kökü dışarıda asırlık kabzımalları da var…

Bir cebinde dolar diğerinde din ar lar,
Altın dişleriyle sırıtıp, bol kahkaha atarlar;
Hem ak hem de kara, kırçıl bir bela,
Nereye baksan orada onlar
Kurulmuş koltuklarına
Arsız arsız kaykılmaktalar…

Erguvani
Renkler içinde bir renk idi bildiğimiz
Şimdi öğrendik ki asla zar atmayıp ömürlerinde
İktidar doğanların rengi imiş…

Paylaş:
(c) Bu şiirin her türlü telif hakkı şairin kendisine ve/veya temsilcilerine aittir. Şiirlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur.
Şiiri Değerlendirin
 
Erguvani Şiirine Yorum Yap
Okuduğunuz Erguvani şiir ile ilgili düşüncelerinizi diğer okuyucular ile paylaşmak ister misiniz?
ERGUVANİ şiirine yorum yapabilmek için üye olmalısınız.

Üyelik Girişi Yap Üye Ol
Yorumlar
Gurbuz
Gurbuz, @gurbuz
18.5.2008 20:54:25
ERGUVANİ
( Şiirin Hikayesini Görmek İçin Tıklayın )

Şiirin Hikayesi

Erguvani, okuduğum bir kitabın adı...bende bıraktığı etki ile kaleme aldım..
kimileri ,her istediği noktaya uygun olsun olmasın bir şekide gelir,ya da getirilir..
basında, iş dünyasında sporda,sanatta hemen her yerde gördüğümüz bir çok kişi vardır.bunlar ülkede hep aynı ailenin bireyleridir,oluşturdukları kast sistemiyle her yerde iktidar onlardadır..şiir onlaradır...

--------------------------------------------------------------------------------




Erguvani, renkler içinde bir renk idi bildiğimiz
Şimdi öğrendik ki asla zar atmayıp ömürlerinde
İktidar doğanların rengi imiş…

Kimler var,
Bir bilseniz kimler içlerinde,
Pastayı üleşmişler dahili, harici işlerinde;
Ne hüner, ne hüner varmış dişlerinde;
Bal tutan onlar;
Parmak yalayan onlardır…

Dibi düşmüş memlekette,
Hallerimiz hep bozuk,
El ele uzamış gitmiş beş yüzyıllık kazık,
Hülyalardan hülyalara koşulduk yazık,
Seyri doyumsuz oyunlar izler;
Alaturkadan alafrangaya alkışlardık ezik,
Lüküs hayat…Lüküs hayat…

Bir ucu saraylarda menfaat devşirir
Diğer ucu dönülmez akşamın ufkunda…
Lale devrinde kurbağa terbiyecisi kimisi.

Resmi ve gayrı resmi tarih yazıcıları hep onlar;
Cephede kazanılanı masalarda sundular,
Modernlik diye diye rant’a emlak’a kondular…
Aynı geminin tayfalarıydılar
Batınca gemi ilk kaçan onlar oldular…

Bir körebe oyunu imiş; sağ- sol’um sobe;
Ebelenmişiz kırmız böceği gibi vurmuşuz dibe…

Kastım sanattır heyhat!
Ne dört dil bilirim,
Ne de diplomasi…
Künyem,
Familiyem,
Yem oğlu yem;
Ve şecerem kuşdiliyle yazılmış,
Bey oğlu beylerce
Alnıma kazılmış…

Bir eli din’de öbür eli sözde bilimde;
Nabza göre şerbet verir kendi bildiğince,
Türlü sıfatla dolaşır çarşıda her daim,
Kimlik değiştirir
Gömlek niyetine,
Sual olunmaz hikmetine,
Konuşunca mangalda
Kül bırakmaz onlar…

Kendi çektikleri filmlerde hep başrolde onlar;
Ortada ahkam kesip gezinenleri,
Örüp ağlarını ince ince tavan yapmışları var;
Bütün köşe başlarını sessiz sedasız kapmışları,
Kökü dışarıda asırlık kabzımalları da var…

Bir cebinde dolar diğerinde din ar lar,
Altın dişleriyle sırıtıp, bol kahkaha atarlar;
Hem ak hem de kara, kırçıl bir bela,
Nereye baksan orada onlar
Kurulmuş koltuklarına
Arsız arsız kaykılmaktalar…

Erguvani
Renkler içinde bir renk idi bildiğimiz
Şimdi öğrendik ki asla zar atmayıp ömürlerinde
İktidar doğanların rengi imiş...

Gurbuz tarafından 5/18/2008 8:56:12 PM zamanında düzenlenmiştir.

Gurbuz tarafından 12/14/2008 9:46:16 AM zamanında düzenlenmiştir.
ah Tamara
ah Tamara, @ahtamara
4.5.2008 16:56:57
şiir hedefini bulmuş ve vurmuş...tebrikler...
© 2025 Copyright Edebiyat Defteri
Edebiyatdefteri.com, 2016. Bu sayfada yer alan bilgilerin her hakkı, aksi ayrıca belirtilmediği sürece Edebiyatdefteri.com'a aittir. Sitemizde yer alan şiir ve yazıların telif hakları şair ve yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Sitemiz hiç bir şekilde kâr amacı gütmemektedir ve sitemizde yer alan tüm materyaller yalnızca bilgilendirme ve eğitim amacıyla sunulmaktadır.

Sitemizde yer alan şiirler, öyküler ve diğer eserlerin telif hakları yazarların kendilerine veya yetki verdikleri kişilere aittir. Eserlerin izin alınmadan kopyalanması ve kullanılması 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Yasasına göre suçtur. Ayrıca sitemiz Telif Hakları kanuna göre korunmaktadır. Herhangi bir özelliğinin kısmende olsa kullanılması ya da kopyalanması suçtur.
ÜYELİK GİRİŞİ

ÜYELİK GİRİŞİ

KAYIT OL