3
Yorum
9
Beğeni
5,0
Puan
2291
Okunma

ah...
ben seni
leylaklar açarken sevdimdi
papatyalar gülümserken baharla
ah benim onulmazım, gece çiçeğim
şiir gülüm, yeşil dünyam, sevgilim
kalp kıran, yürek sökenim
dokunulmadık, duyulmadık
hangi söz geri getirir seni
gitti gider can kuşum
iyi mi...
yoksun artık
öksüz kaldı göynük şarkılar, köz şiirler
kadife türkülerde fesleğen kuşları lal
soldu peygamber çiçekleri apansız
yaralıdır tüm sevenlerin şimdi
gözlerin ki iki yeşil uçurum
derinleşmiştir artık alnındaki patikalar
saçların bir tutam çiğdem serini...
ve ben
imgelem kumaşı yırtık
yalın ayak bir abdalım yollarda
gecelerde bir cehennem karanlık
hüzzam, hicaz şarkılar kulaklarımda
ufkumuzda bir namussuz ayrılık
nerden baksan onulmaz bir haldeyiz
ah gözlerin ne kadar da derindi...
çaldı işte
son kampanaları akşam trenlerinin
gözlerimde bir tebernuş uykusu
bakarım bakarım görünmez sülietin
yol uzun, yol çamur, yol ıssız, korkulu
söyle hangi tanrının gazabıdır bu
hangi hayın aşığının bedduasıdır
o yılgın bakışlardaki hüzün
yüzündeki çılgın tipi...
herkes gitti
bir ben kalmışım orta yerde böyle
sevdalara yetişemeyen perişan şair
avcumda bayram harçlığı kör topal birkaç şiir
tüm servetim bu, kotarır mı aşkı söyle
ah...sen yoksun, öyle yoksun, uzun yoksun
hangi karanlıktan geçsem
dilimde ıslık oluyorsun...
*
.
.
.
mehmet binboğa
5.0
100% (6)