8
Yorum
34
Beğeni
4,9
Puan
838
Okunma
Kuru bir yaprak gibi
savrulan kırılan dökülen insanoğlu
ne kadar düşler öldü
kirpiğinin gölgesinde
öyle derin yürekteki kesik
öyle derin bakışın uçurumun yamacında
öylesine gür büyüdü içinde öfke
nöbet tutuyor gözbebeğinin içinde
nasıl sitemli dökülen yapraklar
kimbilir sonbaharlara
ağaçlara dallara yaşam suyunu kesen
solgun her gün gün batımında
bulutlanmış her hüzün dizelerinde dolaşıyor
yağmurlu iklimler
uyan ey güneşin oğlu güneşin çocuğu uyan
ilkbahar çalınmış dudağının
mevsimlerİndeki hudutlarından
sende kanatlarını çırp kuşlar misali
ezmesin ezilmesin yüreğin
yoksul yoksun yorgunluğun düşmesin yollara yayan yapıldak
cama dayanan akşamı
aydınlatsın mavi bir şafak
alnının haritasında çizili
gideceğin şehir varacağın sokak
avuçlarının içinde dursun
umutların düşlerin hayallerin sımsıcak
nasılsa; ne yapsan ne etsende
her çocuğun bir hikayesi var
acıların küllerinden doğar yaşama sevinci
bilirim ki; her karanlık geceden sonra
mutlaka şafak söker
aydınlatır bütün günleri bir deli mavi gün ışığı!
Nurten Ak Aygen
10.03.2016
5.0
96% (26)
3.0
4% (1)