11
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1218
Okunma
Seherin alaca karanlığı
Güneş henüz uyanmaktayken
Sevdanın bahçesinde
Ağıtlar yakar bülbül güneşe.
Ay gecenin zorbalığından
Saklanırken dağların Döşüne
Ay şahitti
Ay görmüştü olanları o gece…
Un sergini umut iplerinden
Alacalı hislerden,
Gecenin tezgahında
Hicrete yol dokundu..
Nakış nakış hasret
İlmek ilmek özlem
Deseni göz yaşı oldu..
Yol ayrılık yoluydu.
Her kıvrımı
Her yokuşu inişi kabustu.
Hüzünlere çıkıyor
Yol hazandı soğuktu.
Baharı çiğneyerek tükenirken gece
Üşüdü sevda.
Toprağını dondurdu.
Gece başlayan ayrılık
Sabah vakti gülü vurdu.
Utangaç bir varlığın
Belki de verilmez hesabıydı
Gün gelirken gecenin kaçışı.
Hangi yaradılışın
Ve hangi sevdanın semeresiydi
Bülbülün ağlayışı…