0
Yorum
0
Beğeni
0,0
Puan
776
Okunma
MİRANDA
Ah Miranda ah gönlümün bitmeyen sızısı
Ne olur unut der gibi bakma bana
Bir silahsız askerinim senin
Ses ver yüreğimin nehir gibi akan sesine
Neden ikimiz de iki dal gibi ayrıyız
Deniz kıyısında ilk buluştuğumuz yerde
Bazen anıp da ağlar mısın bilmem
Saros rıhtımında seni mutlu ettiğim günleri
Sen yanımdayken nefesin yüzümde
Aklımda uzak bir denizle sevişirdim
Zamana yenik düşmeyecekti aşkımız
Ölüm ne kadar uzaksa o kadar uzaktı ayrılık da
Sana fayda yok boş hayallerden
Bana vergi kaybolan gölgeni aramak
Bir şeyler anımsıyorum silik gözlerinden
Unutulmuş mayıs göklerine benzeyen
Kimsecikler yokken ortalıkta
Başım dizlerinde
Bir yudum serin su içerken gözlerinin pınarlarından
Miranda ne de azdı senden istediklerim
Bir gülüşün yeterdi
İçimdeki büyük boşluğu doldurmaya
Bir bulut yürürken başımızın üstünde
Değişirdi gözlerimizde yağmurun rengi
Sevgi boy atardı içimizdeki duruluktan
Ben o zamanlar bilmezdim sevgilerinde aydınlık günler gibi öldüğünü
Bilmezdim bir gün bir çeşme gibi kana kana susayacağımı
Acıyla ağır ağır yol alırken günler
Kaybettim dayanmak gücümü de
Yaşamak ölümün en başka hali
Bunu ben yaşayarak anladım
Miranda bitmeyen sızım
Sana sesleniyorum
Günlerin akşama değdiği yerden
Duyuyor musun
Duruyor mu hala yanaklarında öpücüklerle açtığım yaralar
Ah ayrılık dilerim iki yakan bir araya gelmesin
AKİF İNCE