Bir mavi olur gözlerin
Bir firuze, bir turkuvaz
Songüzle doldu özlemin
Gözlerine bin türkü az!


Gençliğimle geçti yıllar
Bir kuş gibi uçtu yıllar
Mevsim mevsim göçtü yıllar
Hasretime bin türkü az!



İlk aşkımsın son kısmetim
Seninle bitti kasvetim
Sen imişsin Mürüvet’im
Vuslatına bin türkü az!


Yazdan çıktık güze geldik
Dağdan indik düze geldik
Dön dolan biz bize geldik
Aşkla kâlbe bin türkü az!


Gözlerin var derya deniz
Kâlpten bakışın tertemiz
Ayrılmasın ellerimiz
Sana bana bin türkü az!


Karlar boşuna mı yağdı
Mevsim şimdi kışa vardı
Yâr başında saç ağardı
Her teline bir türkü az!


Yokluğunda güle düştün
Boşluğunda güne düştün
Güneşte yandın tutuştun
Aktaş sana bin türkü az!


Şaban AKTAŞ
24.01.2017 - 13.40

Mürüvet Atalay Aktaş & Şaban Aktaş



AŞKIN BAŞKENTİ GÖZLERİN


Gönlümün hüzün darası
Gözlerin üzüm karası
Ne İzmir ne Ankarası
Aşkın başkenti gözlerin!


Kuşüzümünden çerezi
Yine kâlbime garezi
Güldudağın bal kirazı
Aşkın başkenti gözlerin


Hemi yazar hemi okur
Aşk kaynatır fokur fokur
Bakışını kâlbe dokur
Yaktı mahvetti gözlerin!


Kaşların kalem yazıyor
Kâlbime kuyu kazıyor
Kirpiklerin ok diziyor
Deldi hasreti gözlerin!


Suya düşen dağ gölgesi
Yangına hassas bölgesi
Göz göze bir aşk belgesi
Aynalarda sır gözlerin!

Şaban AKTAŞ
24.01.2017


MÜNZEVİ



Yüzüme karşı öyle diyor
Birlikte çalıştığım arkadaşlar;
Bir tarihte imparatormuşum
Düşündürdü beni biraz;
Demekki yaptığım işle
Gönüllerde taht kurmuşum...


Nerelerden geçiyor
Hayat yolunda insanoğlu
Varlığı da gördüm darlığı da
Ateşin, zulmün ve ihanetin
Çemberinden geçtim
Hiçbir şey yıkmadı beni
Sahip çıktığım devletin
Egemen yasaları kadar!..


Onlar yıkmakta direndiler
Biz yapmaktan usanmadık
Çaldılar, çırptılar
Yediler yuttular;
Hırsızlar sorgulanmadılar
Muhakememizde yargılandı
Mahkemelerce yargılanmadılar!


Bir tarihte imparatormuşum
Yıkılmış kurduğum düzen
Şimdi yorgun münzevi
"Boğazında Kıyısındaki
Hasta Adam" ben değilim
Yerim yurdum aşk benim
Yüreğim tek kişilik huzur evi...



Şaban AKTAŞ
24.01.2017 12.58



YETSİN ARTIK MASKARALIK!




Uğur Mumcu anısına...
O bir Kuvâ-yi Milliye neferi
Bir kalem eri
Onların düşünceleri yaşadıkça
Yılkılmaz Cumhuriyetin kaleleri!


Şimdi bize düşen görev
Bulup ortaya çıkarmak
Geç de olsa
Yargılamak failleri!


Yoksa hainler adım adım
Sinsi sinsi ilerleyip
Seni beni bertaraf eder
Yakar yıkar,
satar geçer memleketi!..



Bir bir çıkıyor elden
Otomobiller, gayrımenkuller
Her yere levhalar asılıyor
Sahibinden ’Satılık-Kiralık’


Her yerde haciz ve taciz
Her yerde işsizlik fukaralık
Satılmışlar yine işbaşında
Yetsin artık maskaralık!



Şaban AKTAŞ
24.01.2017 - 16.19