21
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
2640
Okunma

2004 Yılında yazdığım bir şiirimdi
Beni böyle söyleten dertlerim
Sözlerim isyan da değil, yastı
Nerede şimdi o çok sevdiğim
Sanki dersin sırra kadem bastı
Artık tükendi tüm korkularım
Kâbus dolu şimdi uykularım
Delik deşik bütün duygularım
Sanki dersin sırra kadem bastı
Bir var bir yok, şu ömür dediğin
Yanına kalmayacak ettiğin
Söyle nerede saf güzelliğin
Sanki dersin sırra kadem bastı
Hayatı yaşamadım cefasız
Kanayan yaralarım şifasız
Deseler ki nerede vefasız
Sanki dersin sırra kadem bastı
Maziye gömülü tüm sırlarım
Su gibi geçti deli yıllarım
Nerede çok sevdiğim dostlarım
Sanki dersin sırra kadem bastı
İşte ben geldim diyen hoş sesi
Sanki aşkımızın bir güftesi
Konuştuğumuz o çay bahçesi
Sanki dersin sırra kadem bastı
Tarih: 05.12.2004 =========
Değerli Kalemlere Teşekkür ederim.
Hani sevdan gözde, gönülde hastı
Bırakıp gittin ya, artık kalp yastı
Zehiri elinle, sunduğun tastı
Sanki dersin sırra kademi bastı.............Sahrayeli
Hayali gözümde tek tük sıralı
Bırakıp gitti beni derinden yaralı
Derdi hep sensin gönlümün kralı
Sanki dersin sırra kadem bastı.............Abdullah Avcı
İzleri ararım evren de yitik
Asla göndermedi bir yanık betik
Gideni ararım kaşlarım çatık
Sanki dersin sırra kademi bastı....... İsmailoğlu Mustafa YILMAZ
5.0
100% (16)