5
Yorum
25
Beğeni
5,0
Puan
1284
Okunma
Sen ufack tefecik kal
Zaman uzasın
sar böyle alnına şiiri serin
başın ağrımasın
küçücüktüm çiğit kadar
babamın alnındaydı elim
öyle pamuk tarlası öyle kehribar
kayıp dua sonrası
sıkı iç
ferah salıncak
yeniden bas beni ahlat boynuna
bu saçlar biliyorum uzar zamanla
çay da demlenir
o ellerin var ya
o bayram sabahlarımın şeker tadı
aklım bi ona zil çalıyor
bi ona albasıyor yağmurda
kapılar kendinden saçılıyor duvarlara
camlarda tırnağımın gölgesi
sen hep gülümsersin
ben hep arkamı dönüp bakarım
bi yandan ıhlamur kaynar kuzinenin üstünde kan kırmızı
patates baskısı gibi içerlerim kurumadan yüzüme
asarım sonra kokulu ayvanın yanında duvara
bana bak
bana uzak istasyon türküleri söyle
bu ara inanmak istemiyorum ölü olduğuna
ne doldu bana
ben nasıl bi yusuftum da boşalttım aç kuyuların tokluğunu
gelsin şimdi elin sıvazlasın ömrümü
çay içmek istiyorum
durmadan salıncakta hem de
bu dağdan bu buluta
ben bu şiiri yazarken sen şimdi çok yakındasın
kalemim tükeniyor ve kış kapıda
bayatlamasın diye kremalı bisküvinin üzerini kapattım
bi yandan sayfanın kenarına sarmaşık çiziyorum
olur da gelirsen
nasır tuttun aklımda
5.0
100% (16)