kafatasımı çıkarıp koydum masanın üstüne
masanın üstünde bulmaca
kafam yerinde olsa kesin çözerdim dedim bunu
masanın üstünde kırık bir pisuvar,
aynı yerden çatlamışız onunla,
tek farkla ben çişimi kaçırmıyorum onun gibi yere
masanın üstünde doksan dokuz gözden yapılmış tespih
otuz üçüncü göz babama ait,
el bezinin üstünde vücuttan yeni çıkarılmış bir istavroz
hala sıcak, dumanı bacadan gökyüzüne çıkıyor
dişleri olan bir solucan geziniyor masanın üstünde
elmanın yüzündeki korkuda geziniyor,
elma ikiye ayrılırken giyotinle
hala inanmıyor cennete,
elmanın dişleri var,
ve uyarıyor öteki elmayı
hiçbir insanı yıkamadan yememelisin diye,
masanın üstünde kalp var
üstünde sanırım tereyağı
baloncuk çıkararak eriyor yağ kalbin üstünde
balonun içinde iki bit havalanarak terk ediyorlar burayı
burası terk edilmiş annelerin çöldeki kan istasyonu
ve hiç ölü yıkamaya para alınmadı
ilerisi orman ilerisi tanımlanamayan oyuncak sahası
ilerisi köpek ilerisi balta ilerisi iblis dokuma salonu
ilerisi mayın ağacı ilerisi altı ay gündüz altı ay morg
ileride adam kesiyorlar ileride adam biçiyorlar ileride adam sikiyorlar
masanın üstünde ananemin kıldığı son namaz
masanın üstünde çürümüş peynir, insan kılı taze çilek ve balgam
masanın üstünde babamın fındık bekleyen avucu
ki onu artık kültahablası olarak kullanıyorum
masanın üstünde annem işe gitmek için hazırlanıyor
masanın üstünde sevişiyorum
masanın üstünde otopsisi yapılmamış ölü bir oyuncak bebek
masayı devirip sandalyeden kalkıp gidesim geliyor
bakıyorum ki masanın devrilmesi de masanın üstünde...