Canımın içi illa birini
sevmek için,
sarılmak değildir sevmek.
onu görmeden,
ona dokunmadan,
kokusunu almadan,
sıcaklığını hissetmeden
seveceksin ki işte o zaman
sevdiğine inanacaksın..

Asi yüreklim
Oysa ben seni görmeden sevdim
teninin kokusunu duymadan,
ellerin elimde,
teninin sıcaklığını
hissetmeden sevdim.

Şimdi sen sen sevdam.
sanada ben soruyorum,
sen benim gözbebklerimin
içindeki sevgini görebildin,
benim gibi sende beni
böyle sevdin mi..?

Ah Asi yüreklim Ahhh.!
illa birini seveceksen eğer
önce dışını değil,
ona hiç dokunmadan
onun içini seveceksen,
onu görmeden tutuşup
hasret ateşinde yanacaksın ki
tıpkı ANKA KUŞU misali
tekrar küllerinden doğasın,

Hasretim.
illa birini seveceksen
onun görünüşünü değil,
onun ruhunu seveceksin
ASİM gördüğün gibi
herkes sever ama
benim seni sevdiğim gibi
hiç kimse sevemez seni

Yüreksızım...
birini seveceksen eğer
canımın içi sözde değil,
özde seveceksin sevgili,
tende değil,
sevdin mi can gibi seveceksin
Eyy Sevgili

Müzeyyen Yavuz