14
Yorum
1
Beğeni
0,0
Puan
1524
Okunma

Girmediğim sokak,
Çalmadığım kapı kalmadı koca şehirde
Her önüme gelene seni sordum dilim kuruyana kadar
Dağ, taş yoruldu; ayak izimin yükünden
Çoktan aştım ben çoktan aklın çizgisinden.
Neredesin?
Düşüncem firari
Kelimem mesnetsiz
Savruk bakışlarım yırtıyor her bir yeri
“Mahallenin delisi” diyorlar artık bana,
Bohçasından çıkmamış küfürlerle taşlıyorlar bedenimi
Neredesin?
Ne rüzgâr ferahlatıyor gönlümü?
Ne azgın dalgasına takıldığım sular.
Çıksam mı? Diyorum; göğün yedinci katına
İnsem mi? Yedi kat yerin dibine
Bilmiyorum,
Mecnun’un çölünde durakladı ömrüm
Neredesin?
Bu kaçıncı kış sensiz geçen,
Bu kaçıncı zemheri,
Herkes sıcak sobasının başında
Koyun koyuna
Ben; sensizliğin halkasında eriyorum.
Kavruk soğukların ayazında terliyorum.
Duygularım yalın ayak,
Darmadağın sürdürüyor arayışlarını
Kar yakıyor ayaklarımı.
Neredesin?
Bilsem ki yaşıyorsun…
Bilsem ki soluğun karışmış rüzgârlara,
Fark etmez başka gülizardan gül toplamışsın,
Fark etmez gündüzü sen almışsın, geceler bana kalmış
İnan sevdiğim üzülmem,
İnan kar yakmaz, çöl üşütmez,
Bahar ellerimde kavrulmaz o zaman
İstersen ben görmeyeyim eller söylesin yaşadığını
Koparıp veririm yüreğimi parça parça
Her yıldıza, her ağaca, her kuşa,
Müjdem olur.
Neredesin?
27.11.2006
perihan dirican