Solumdan gel kömür gözlüm solumdan
Yumurtayı çalma ama folumdan
Romatizma vurdu beni kolumdan
Haber salın ben köyümü özledim.


Yeşil ördek gibi göllere daldım
Gurbet elde yayan yapıldak kaldım.
Zurna, kaval, cümbüş, hepsini çaldım.
Patlıcanla biberleri közledim.

Tambur gördüm, yanında yayı gördüm.
Kesir gördüm, paydayı, payı gördüm
Sana baktım vallahi ayı gördüm
Geçen ay da bizim kızı sözledim

Kara gözlerine baktım ağladım.
Yol çok dardı sollamadım sağladım.
Bıyıkları zeytinyağla yağladım.
Yüce dağ başında yolun gözledim

Yüreğimde kor alevler yanarken
Oğul, uşak rahmet ile anarken,
Dostlar bana sucuk-ekmek sunarken,
Âteş-i sûzan olup da cızladım.

Davul çaldı yine dengi dengine
Hasret kaldım gözlerinin rengine
Dalsam dedim artık ben de engine.
Deryaları, ummanları dizledim.

Ben seninle her konuda eşittim.
Bilemedim nasıl bir tür, çeşittim.
Çölde kartopu oynarken üşüttüm.
Ney-i bezm-i gam misali sızladım

Dul Dürdane teklifime he dese
Bir kaç kere girdim çıktım kodese
Direksiyon bende, bakmam vitese.
Allah ne verdiyse bastım gazladım.

Eli bele koydu yine Safiye
İz peşinde bizim zehir hafiye
Ölçü, uyak, ayak, redif, kafiye
Hepsi tamam, aha böyle düzledim

Sami der ki hamam tasım gümüşten
Yarin sesi gelir ta Ödemiş’ten
Dostlar acep ne anladı bu işten?
Şiir yazdım herkeslerden gizledim.