2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
665
Okunma
Yokluğun
Suskunluğumdaki ses
Konuşasım yok
Susmak
En ironik pes
Onurlu intihardır sessizlik
‘Bunca ölümdür
Onca gerçeklik’
Yaşamak
Ömrün darağacında
İncecik iplik
Yarasından gece sızar Ay’ın
Susarsın kusar gibi
İsyanların yasını
Darbe çöker baharına
Kılıçtan geçirirsin mutluluğun hasını
Günün birinde
Hayattan saklayabildiğince
Kalırsın kendine
Susabildiğince
Dinleyebilirsin geçmişin Lirini
Bir kaçamaktır susuşun
Siper almaktır insan bombardımanında
Yazılır kanadına göçer kuşun
Türküsü sazın mızrabında
Kördüğüm olur
Gönlünün rüzgârında uçuşur sözcükler
Mevsim hasat sürgünü
Nadasına tohum dökecekler
Mabedinden kaldırma yüzünü
Bu destanın ardı sıra gelecekler
Usulca okşayıver saçımı
Nasılsa görecekler
Sen sana kalana dek durma koş
Ben en son bıraktığın yerde
Büyürüm
İyi insanlar biriktir
Peşin sıra yürürüm
Kaç yara almışsam
Çentiklidir ciğerimde
Bir şiirden bile kafayı bulur oldum
Eskisi gibi içemiyorum hüzünlerin meyini
Ne kadehler devriliyor beynimde
Koluma giriyorsun
Düşlerime girerken gülüşlerin
Sokak lambaları kırılmış bir yolun
Son kıvrımında duruyoruz
Sen gidiyorsun
’’Gitmesen olmaz mı!’’ diyorum
Benim gibi susuyorsun…
5.0
100% (4)