Gardiyan
----GARDİYAN---
Leş kargaları kapının arkasında kol geziyorlar Yarasaların hangi delikten fışkıracağı an meselesi Karanlık sen acı haberlerin tez çağırıcısı Haberci uşaklarına söyle zindanlar dolu, Kalmak isterlerse ücreti bacak boyu Gardiyan….Siyah şapka yakışmadı sana Buğday tarlasında boy gösteren anka kuşu gibisin Her sabah olduğu gibi ellerini joplamı yıkadında geldin. Durma aç şu kapıyı göreyim yüzünü , darağacından beslenen kanemici Korkak bir kaya yılanı gibi saklanma parmaklıklar ardına Asıl ben değilim zindanda sensin yüreğini bağlayan kelepçeye Balçıkla sıvamışsın kalp kapakçıklarını , atmıyor gümbür gümbür Çürük kavun rengine boyanmış mapushane, soğuksun işte Duvarın yüksek, Gardiyanın pis kokuyor, ölü köpek leşi Bizmi içindekileri görmesek iyi, yoksa içeridekilermi bizi Tiksiniyorum vahşetinizden , Ölüm gibi soğuk yangınlardasınız Tam yirmi arşın, ulaşılmazın ötesinde kar tutmuyor çehrende , yüzün gülmüyor Karavanamda düdük makarna , haydi katıl sofraya Bu sofrada beyhude aşklar, peşmerge göçler, katıksız kahpelikler var Burada insanlık ölümle can çekişiyor Elini yıkada gel , gardiyan sana sesleniyorum Oysa biraz düdük ve jop ufalarsan Karavanaya batan çömçelerin sesini bastırırsın sanıyorum.. Yazan: Murat Ömer İlhan |
Emeğine
Sağlık
Selam Saygı Sevgi Sabır ve Dua ile...
ALLAH C.C Emanet ol.