10
Yorum
26
Beğeni
5,0
Puan
1349
Okunma

Gülüşünde esmer yaralar saklı kadınlar tanıdım.
Oturdum
dünün ayak sesleri boyu
buna şiir yazdım...
İçime bak diye bağırdı biri
içimde
Tren rayları saklıyorum ben
K/ömür yüklü trenler geçiyor geceler boyu
Esmer kavruk madenciler
Ölü, esmer ve kavruk madenciler
kazma vuruyor
Sabahtan
akşama
Akşamdan
sabaha
İçime bak
ve dağıt
Ve dağla
Ve affet bizi
Bizden geçti...
Tanrıyı unuturken
Dilimde öfkeli çocuklar büyüdü
küfredebilmenin inanılmaz rahatlatıcı olduğunu
keşfettiğim ilk gün .ruspu çocuğuydu evin sokağın
şehrin
Ve aklın duvarları
Annemin gülüşüne yaslanıp yaşlanırım diye düşündüm umutla
Geçti dünya üzerimden apansızın ve ahlaksızca Sürdüm tahta atlarımı
cadde boyu heyecanlı kalabalıkların arasına
Herkes evine dağıldı sonra
Evli evine
köylü köyüne
yaralı yarasına sarıldı kaldı orada...
Ağladım
Güldüm
Tütün kolanyası ısmarlardım bazen
Yeni traş edilmiş suretime baba kokar diye.
Kestim yüzümü itinayla
jiletin değdiği yerden sandılar sızımı
Öpüşünün değdiği yerde başlayıp bitiyordu
ihtimaller ve ihtilaller zinciri...
Gülüşünde esmer yaralar saklı kadınlar tanıdım ve sevdim
Bildim ve inandım sonra
Tanrının kuşları ve kadınları arasında bir sırdı
bizi özgürleştirip
parmak uçlarımıza değin
param parça etmek...
Çingene bir hüzünle sevişiyor artık ağzım
göğün altındakilerle
Göğün üstündekiler ezdi geçti zevkle çocuklarımı...
5.0
100% (21)