2
Yorum
4
Beğeni
5,0
Puan
942
Okunma

Sordun mu güneşe beni?
uzaklardayım
tuzaklarının yakınlarında
ceplerimde ellerim
gözlerinin gelişlerine bırakıyorum hayalleri
sustuğun yerden terkediyorum seni
uzaklardayım kahverengi zamanlarım var benim
gözlerinden uzak renklerle örtülü
gidişinin başlangıcıyla sonlanan
bekleyişlerim var benim
dur!
bırakma ellerimi
daha bileklerimdeki yara çok derin
korkuyorum sensizlikten
sensiz ölememekten
Şimdi,
şimdilerden kalk ayağa
bileklerimden düş aşkın puslu zamanına
ellerimi de al
ses telim üşümesin diye
gülüşlerimi kulaklarına bırakıyorum çığlıklarımla
çığlıklarımda senin
al ne varsa git
ülküm yıkılışlarda
bundan daha gayrı bir deprem
ancak gözlerinde yaşanacak bir vuslatta
al ellerim senin!
sensizliğim senin..
’ellerimden tutuluyordun
nefesine söz geçiremeyen bir adamın
korkak duruşlarını sergiliyor
senli beni bir hiçliğe sürüklüyordum
sensizlik ertesi senin olmana
yürek yediremeyen bir insanın
tatlı yaşamını süslüyordu gözlerin
ki bir bakış bile etmezdim
bir bakışın kadar değerli değildim
hoşçakallara saklanıp gitmeliydin
’gidildin’... ’
5.0
100% (3)